31 Mayıs 2011

LARA CROFT AND THE GUARDIAN OF LIGHT

Platformlar: PC, XBOX 360, PS3,
Dağıtım: Square Enix
Yapımcı: Crystal Dynamics 
Çıkış Tarihi: Eylül 2010
Tür: Platform (ilerlemeli:D)
Minimum Sistem Gereksinimleri: Windows 7 / Vista / XP işletim sistemi, 3+ GHz Intel ya da 2.5+ GHZ AMD işlemci, 1 GB RAM (XP) / 2 GB RAM (Vista), 7 GB HDD alanı, GeForce 6800GT / ATI 1300XT ekran kartı.
Sana puanıııım: 10 üzerinden 8

Biliyorum, biraz geç kaldım bu oyunu tanıtmak için. Zira oyun geçen sene sonunda piyasaya çıktı. Ancak beni bu kadar süre yeni Lara Croft oyunundan uzak tutan şey yeni oluşumlara karşı biraz kuşkuyla bakmamdan kaynaklanıyor. Yani alıştığım ve yıllar yılı benimsediğim şeyleri bir anda değiştirmek bana göre değil. Yıllar önce aynı durumu Lara'cığım saç şeklini bildiğimiz alıştığımız güzel örgüden (belik) düz bir at kuyruğuna ve öndeki saçlarının yandan perçem olarak değiştirdiğinde de yaşamıştım.
Bahsettiğim büyük değişiklik (yoksa müzik temasındaki veya kostümlerindeki ufak değişiklik gözüme batmaz, hatta iyi bile olur) kamera açısının 3rd person bakış açısından izometrik diye adlandırılan bir kamera açısına takas edilmesidir. Diğer bir büyük değişiklik Lara'cığımın pek adeti olamayan co-op savaşma mantığıdır. Bu partner olayını aslında daha önce biraz değişik bir şekilde yaşamıştık. Hatırlarsanız Angel of Darkness denen zarar ziyan oyunda Kurtis Trent adlı karakteri kısa bir süreliğine biz idare edtmiştik. Bunun dışında el değmemiş maceracı dünyamıza kimse dokunmamıştı. Heee, bi de The Last Revelation'da bize meşalesiyle yol gösteren Mısırlı amca vardı. 

Oyunun konusuna gelirsek; bizi şaşırtmayan temelinde yine bir antik çağ efsanesi tabanlı bir konu var. Neymiş, Aztec'liler zamanında(!) ışığın koruyucucusu tanrı Totec (elemanımız bu) ve karanlığın muhafızı kaka tanrı Xolothl (Zolot diye okunuyor) arasında anlaşmazlık sonucu savaş çıkmış. Bu kötü tanrı gücünü bir aynadan alıyormuş ve düşmanlarını bu ayna sayesinde fena halde yamultuyormuş. Savaş sırasında Totec bir şekilde bu kötü tanrıyı bahsettiğimiz aynanın içine hapsederek taşlaştırmış. Ama nasıl olduysa ayna kayıplara karışmış ve bu aynayı da bi şekilde Lara bulur ancak kötü güçlerin eline geçer ayna. Kötü güçler ise aynanın içine hapsolan tanrı Xolothl'u salıverir. Yani karın ağrımız neymiş? Kaka tanrı Xolothl'u bulup aynaya geri hapsetmek. 
Maddeler halinde incelersek:
- Yeni oyunumuzda eski (bir önceki oyun Underworld) oyunun main theme (müzik olarak yani)i ve kostümleri kullanılmış. Bu konuda bir değişiklik yok.
- İzometrik kamera açısı sebebiyle görüş açımızda pek fazla sorun yok.
- Ana karakter -Lara ve Totec- ve yan karakterler iyi modellendirilmiş, göze hitap ediyor. 
- Grafikler ve ses efektleri yerinde, gayet kullanışlı. Patlamalar sırasında sanki ekran sarsılıyormuş gibi bir üç boyut etkisi var. Kulaklıkla oynayın derim. 
- Kullanılan silahlar çok çeşitli, ammo sıkıntısı yaşanmıyor, zira etrafta bolca mermi ve ayrıca da medpack var. 

- Oynanılabilirlik daha kolay olabilirmiş. Tomb Raider oyunlarında ezelden beridir var olan şu kayadan şu kutunun üstüne aşağı düşmeden atlayabilsem bari sıkıntısı bu oyunda da sıkça başıma geldi. 
- Bolcana bölümsonu canavarı (boss) var. 
- Oyunun genelinde ödüllendirme sistemi kullanılmış. 'Sen şu kadar relic neyin topla, ben de sana bi güzellik yapayım' fikri zaten birkaç oyundur var. Yine aynı şekilde ne kadar ne topladınız, ne gibi özellikler açılmış ana menüden takip edebiliyor, eksik olanlar için bölümü tekrar oynayabiliryorsunuz. Yeni olarak ise, oyun sahasına serpiştirilmiş ödül odaları var. Buralara girip ufak bulmacaları çözdükten sonra ödülünüzü alıp, çıkıyorsunuz. Bir de, duruma göre karşılaştığınız challenge etapları var: Şu nehri hiç yere değmeden geç, şu ejderhayı bilmem kaç saniyede al aşağı et, şurdan şuraya düşmeden geç, gibi. 


Sonuç olarak oyunumuz Tomb Raider etiketine sahip değil, bu yüzden bir ara oyun, 'al bunla oyalan sen' havası varmış gibi gelebilir. Ancak bu yanılgıya düşmemek gerekir. Gayet eğlenceli, akıcı, Lara Croft görselli bir çalışma olmuş. Emeği geçen herkese teşekkür eder; 
böyle bi şey vardı, o n'oldu ya? derim...








 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder